Günümüzde elektrikli araç kullanıcıları, farklı şarj istasyonlarına erişim sağlamak için birçok uygulama indirip kayıt olmak zorunda kalıyor. Ayrıca, şarj işlemlerini başlatmak için QR kodu okutma veya kart kullanma gerekliliği, sürücüler için büyük bir zorluk oluşturuyor. Bu duruma bir çözüm arayan paylaşımlı yolculuk hizmeti sunan Revel, kameralı sistemlerle devrim niteliğinde bir yenilik başlattı.

Revel, Juice isimli girişimle işbirliği yaparak, şarj istasyonlarına yerleştirilen kameralar ve makine öğrenimi teknolojisiyle elektrikli araçların otomatik olarak tespit edilmesini sağlıyor. Bu sayede, kullanıcıların ilk kayıt işlemlerinden sonra şarj sürecini başlatmak için ek bir işlem yapmalarına gerek kalmıyor. Kullanıcılar, şarj soketini takarak, tıpkı Tesla Supercharger sisteminde olduğu gibi, otomatik olarak tanınıyor ve şarj işlemi başlatılıyor.

KOLAY KAYIT VE HIZLI ŞARJ
Kayıt süreci de oldukça basit. Kullanıcılar, şarj istasyonundaki QR kodunu okuttuklarında bir web sayfası açılıyor. Juice, aracın plakasını kaydetmek için telefonun kamerasına izin istiyor. Son adımda ise ödeme yöntemi olarak kredi kartı, Apple Pay veya Google Pay seçeneği sunuluyor. Artık kullanıcılar, yalnızca aracı şarj soketine takarak işlemi başlatabiliyor.
Revel, geçtiğimiz ay New York’ta 3 şarj noktasına bu teknolojiyi entegre ettiğinden bu yana, platformda 1.100’den fazla aktif sürücü ve 6.000’den fazla şarj seansı gerçekleştirdi. Şirket, bu yenilikçi teknolojiyi önümüzdeki dönemde 200 şarj noktasına daha yaymayı planlıyor.
Revel ve Juice’un bu ortaklığı, elektrikli araç kullanıcıları için şarj deneyimini büyük ölçüde kolaylaştırarak, sürdürülebilir ulaşım çözümlerine katkıda bulunmayı hedefliyor.
Kaynak: Haber Merkezi