Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından hazırlanan Ulusal Sanayi Alanları Master Planı kapsamında mevcut sanayi alanları genişletilerek, sanayicilerle buluşturulacak yeni yatırım sahaları oluşturulacak. Şu an toplam yüzölçümü %0,36 olan sanayi alanlarına ayrılan alanın %1’e çıkarılması planlanıyor.
İhracatın yaklaşık yüzde 90’ını sanayide üretilen ürünler ile gerçekleşiyor. İstihdamın ise yüzde yaklaşık yüzde 30’u sanayide gerçekleşiyor. Bu oranların artmasını hedefleyen, Türkiye’nin sanayi altyapısını geliştirecek ve geleceğin yatırım fırsatlarına yön verecek Ulusal Sanayi Alanları Master Planı’nı Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, kamuoyuyla paylaştı. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Marmara Bölgesi Organize Sanayi Bölgeleri ve Sanayicileri İstişare Toplantısı’nda paylaştığı bilgilere göre plan kapsamında, Organize Sanayi Bölgeleri (OSB) ve endüstri bölgelerindeki yatırım alanlarının büyütülmesi ve yeni sanayi sahalarının oluşturulması hedefleniyor. Şu an toplam yüzölçümünün %0,36’sı sanayi alanlarına ayrılan Türkiye’de, bu oranın %1 seviyesine çıkarılması hedefleniyor. Bu da mevcut Organize Sanayi Bölgelerinin toplamının yaklaşık 10 misline denk geliyor. Sanayi alanlarının artırılmasının ülke ekonomisine de katkılar sağlayacak.
İlk faz çalışmaları çerçevesinde Samsun-Mersin hattındaki 18 şehirde 34 potansiyel sanayi alanı belirlendi. Söz konusu alanların büyüklüğü, mevcut OSB’lerin toplam büyüklüğünden daha fazla. Bu hamle Organize Sanayi Bölgelerini deprem riskinden uzaklaştırmanın yanı sıra sanayi sektöründe ölçek ekonomisini destekleyerek üretim kapasitesini artırmayı amaçlıyor. Eskişehir OSB Yönetim Kurulu Başkanvekili Metin Saraç ve Kocaeli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, Ulusal Sanayi Alanları Master Planı ile ilgili Sanayi Gazetesi’ne değerlendirmelerde bulundu.
DAHA YENİLİKÇİ, REKABETÇİ SANAYİ
Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi Başkanvekili Metin Saraç, Ulusal Sanayi Alanları Master Planı’nın, Türkiye’nin sanayi altyapısının daha verimli, sürdürülebilir ve organize bir şekilde gelişmesini hedefleyen çok önemli bir çalışma olduğunu dile getirerek bu planla, sanayi alanlarının daha etkin bir şekilde kullanılacağını ve sektörler arası iş birliklerin artacağını vurguladı. Saraç, “Bu plan ile modern teknolojilerin entegrasyonu ve üretim süreçlerinin iyileştirilmesi sağlanarak, Türk sanayisinin global rekabet gücü artırılacak. Plan, sanayicilere büyümeleri için uygun alanlar sunacak ve Türkiye’nin sanayisinin daha yenilikçi, çevre dostu ve rekabetçi olmasını sağlayacak.İnovasyon odaklı projelerle sanayi dijitalleşecek ve ileri teknoloji ürünleriyle değer zinciri yukarı taşınacak. Bu bakımdan hazırlanan plan ülkemizin ekonomik refahını artırma ve uluslararası piyasalarda daha güçlü bir yer edinme potansiyeli taşıyor. Plan arzu edildiği şekilde uygulanabilirse ilerleyen yıllarda ülkemiz sanayinin büyük bir dönüşüm yaşamasına katkı sağlayacak çok önemli bir adım olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı.
BÜYÜK FIRSATLAR SUNACAK
Ulusal Sanayi Alanları Master Planı’nı son derece önemli ve vizyoner bulduğunun altını çizen Metin Saraç, “Mevcut OSB’lerin 336 hektar olan ortalama büyüklüğüne kıyasla yeni alanların 10 kat daha büyük olması, Türkiye’nin üretim kapasitesini artırmak ve global sanayi liginde üst sıralara çıkmak adına atılmış çok cesur bir adımdır. Bu kadar geniş alanlarda sanayi faaliyetlerinin planlanması ve uygulanması, yalnızca üretim hacmini artırmakla kalmaz, aynı zamanda ileri teknolojiye dayalı sektörlerin kümelenmesi için de büyük fırsatlar sunacak” dedi. Saraç, Türkiye’nin ekonomik gücünün ve büyük ihracat potansiyelinin daha da artması için bu master planın uygulamaya geçirilerek, sanayi ve üretim gücünün büyük bir değişim ve gelişme trendi göstermesinin büyük önem taşıdığını da sözlerine ekledi.
REKABET GÜCÜNÜ DAHA DA ARTIRACAK
Ulusal Sanayi Alanları Master Planı’nın sanayiciler ve iş insanları için büyük bir ihtiyaç olduğunu dile getiren Saraç, sanayi sektörünün özellikle uzun vadeli büyüme ve rekabetçi avantaj sağlaması açısından stratejik bir planlamaya ihtiyaç duyduğunu da vurguladı. Saraç, sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu plan, sanayicilere yalnızca sanayi alanlarının nerede ve nasıl gelişeceğini göstermekle kalmayacak, aynı zamanda altyapı, lojistik, iş gücü, enerji ve çevre dostu teknolojiler gibi önemli faktörleri de göz önünde bulunduracaktır. Sanayiciler olarak yatırımlarımızı daha verimli ve sürdürülebilir alanlarda yapabilmek için güvenilir bir yol haritasına ihtiyaç duyuyoruz. Ulusal Sanayi Alanları Master Planı, sanayicilere bu anlamda rehberlik ederek hem iç pazarın hem de küresel pazarın gereksinimlerine göre stratejik bir büyüme yolu ve stratejisi sunacaktır. Bu planın sağladığı altyapı ve organizasyonel destek, sanayicilerin daha verimli, güvenli ve rekabetçi bir şekilde faaliyet göstermelerini sağlayacaktır. Ülkemiz sanayisi ve tüm sektörler açısından uzun vadeli bir yol haritası ortaya konacağı için, küçük veya büyük her sanayi kuruluşu için yol gösterici bir kılavuz olacaktır.” Ulusal Sanayi Alanları Master Planı ile Türk sanayisinin üretim kapasitesinin artırılacağını ve yeni istihdam alanlarının yaratılacağını ifade eden Metin Saraç, “Daha geniş ve organize sanayi alanları, yeni yatırımların önünü açacak, bunun sonucu olarak üretim artacak ve ekonomiye katkı sağlayacaktır. Ayrıca, planın içeriğinde yer alan yenilikçi ve çevre dostu teknolojiler, sanayicilerin verimliliklerini artırarak daha yüksek katma değerli ürünler üretmelerine olanak tanıyacak. Bu da sanayinin istihdam gücünü artıracak, daha nitelikli iş gücüne olan talep artacak ve Türk sanayisi daha rekabetçi bir hale gelecektir. Planlı gelişme sanayimizin rekabet gücünün daha da artmasına katkı sağlayacak” dedi.
“SANAYİ MASTER PLANIMIZIN OLMASI ELZEMDİR”
Metin Saraç, “Türkiye’ye baktığımızda sanayi alanlarının toplam yüzölçümüne oranı binde 3,5-4 civarında Almanya’da bu oran yüzde 4,44, İtalya’da yüzde 2,15, OECD ülkelerinde ortalama yüzde 2,5. Ekonomide sıçrama için mekânsal planlama ve ölçek ekonomisine mutlaka geçilmesi gerekiyor. Bu oranlar, Türkiye’nin sanayisinin büyüme potansiyelini göz önünde bulundurursak, dünya ortalaması ile kıyaslandığında oldukça düşük kalmaktadır. Gelişmiş ülkelerde sanayi alanlarının daha geniş ve planlı olduğu, aynı zamanda bu alanların daha etkin kullanıldığı görülmektedir. Türkiye’de bu oranların artırılması, sanayi bölgelerinin daha fazla alana yayılmasını ve çeşitli sektörlerin birbirini tamamlayan bir yapıda büyümesini sağlayacaktır. Ulusal Sanayi Alanları Master Planı, bu oranı artırmak için büyük fırsatlar sunuyor” dedi. Hedefin sadece mevcut sanayi alanlarını genişletmekten ziyade, aynı zamanda bu alanların verimliliğini artırarak, sanayicilere daha modern ve rekabetçi altyapılar sunma olmasının gerektiğini söyleyen Saraç, şu ifadelerle devam etti: “500 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmak için ülke olarak en az 100 milyar dolarlık daha özellikle yüksek ve orta-yüksek teknolojili alanlarına yeni yatırımlar yapmamız gerekiyor. Bunun için de sanayimizdeki üretim kapasitesini en az yüzde 70-80 artırmamız gerekiyor. Bu kadar büyük bir yatırım içinde mutlaka doğru yönetilen bir sanayi master planımızın olması elzemdir. İnşallah bu planlama ülkemizin ileriye yönelik sanayi alt yapısının düzgün bir şekilde gelişmesi açısından büyük destek sağlayacaktır” şeklinde konuştu.
“HER SANAYİ TESİSİ MİLLİ BİR SERVETTİR”
Depremin özellikle Türkiye gibi aktif bir fay hattı üzerinde bulunan bir ülkede, sanayi alanlarının planlanmasında en önemli faktörlerden biri olması gerektiğini ifade eden Metin Saraç, bu nedenle Ulusal Sanayi Alanları Master Planı hazırlanırken, sanayi alanlarının sismik güvenliğine büyük önem verilmesi gerektiğinin de altını çizdi. Saraç, “Sanayi tesislerinin ve altyapılarının deprem gibi doğal afetlere dayanıklı olması hem üretimin sürekliliği açısından hem de iş gücü güvenliği açısından kritik bir öneme sahiptir. Ayrıca, çevresel sürdürülebilirlik ve iş güvenliği gibi faktörler de bu planlamada göz önünde bulundurulmalıdır. Yeni sanayi alanlarının ve stratejik üretim mekanlarının büyük deprem üreten coğrafyalarımızdan uzaklarda kurulması öne çıkarılırken, özellikle depreme dayanıklı üretim tesislerinin kurulması konusunda kontrollerin çok daha etkin çalışması gerekli diye düşünüyorum. Kurulan her sanayi tesisi unutmayalım ki milli birer servettir” dedi.
Ulusal Sanayi Alanları Master Planı’nın sadece sanayiciler için değil, tüm ülke için önemli fırsatlar sunacağını da sözlerine ekleyen Saraç, sözlerine şu şekilde son verdi: “Bu plan, Türkiye’nin sanayi altyapısını güçlendirecek, çevresel etkileri minimize edecek ve teknolojik gelişmeleri hızlandıracak. Ayrıca, sanayi bölgelerinin çevresel sürdürülebilirliği, enerji verimliliği, dijital dönüşüm ve inovasyon gibi konularda öncülük edecek yeni modellerin oluşturulmasına katkı sağlayacaktır. Bu tür bir yaklaşım, Türkiye’nin global sanayi arenasında daha güçlü bir yer edinmesine olanak tanıyacak.”
“PLANI MEMNUNİYETLE KARŞILIYORUZ”
‘Topyekün kalkınma’ stratejisi kapsamında hazırlanan Ulusal Sanayi Alanları Master Planı’nın yakın zamanda kamuoyuyla paylaşılacağı bilgisini veren Kocaeli Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, bu plan ile tüm sanayi yatırımlarının ve mevcut sanayi alanlarının toplam yüz ölçümündeki payının büyütülmesi hedeflendiği için söz konusu planı memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti.
Zeytinoğlu, Türkiye’deki sanayi alanlarının büyüklüğünü şu şekilde özetledi: “Ülkemizin yüz ölçümü ortalama 78 milyon hektar ve bu alanın 278 bin 229 hektarlık kısmı sanayi alanı olarak kullanılıyor. Bu da toplam alanın sadece yüzde 0,36’sına denk geliyor. Ülkemizdeki sanayi alan oranını gelişmiş ülkeler ile kıyasladığımızda Almanya yüzde 4,4, İtalya yüzde 2,15, Fransa yüzde 1,44 ile dikkat çekiyor. Gelişmiş ülkelerdeki sanayi alanı oranının büyüklüğü ortada. Ülkemizdeki sanayi alanlarının yüzde 39,3’ü Organize Sanayi Bölgesi alanına ait iken, yüzde 7’si Küçük Sanayi Sitesi, yüzde 5,6’sı Endüstri Bölgesi, yüzde 0,9’u da Serbest Bölge alanına aittir.”
“YENİ SANAYİ PARSELLERİNE İHTİYAÇ VAR”
Kocaeli’nin barındırdığı üretim potansiyeli ve Türkiye’nin dış ticaretine sağladığı katkı açısından yeni sanayi parsellerine ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Zeytinoğlu, “Yeni sanayi alanları aynı zamanda yeni yatırımlar, yeni iş alanları ve elbette yeni istihdam olanakları demektir. Bu sebeple sanayi alanlarının payını büyütmeyi ve sanayi yatırımlarını yönlendirmeyi hedefleyen Sanayi Alanları Master Planını çok önemsiyoruz” ifadelerini kullandı.
Kaynak: Sanayi Gazetesi