Piri Reis Üniversitesi, denizcilik ve mühendislik alanındaki bilgi birikimini savunma sanayisiyle entegre ederek hem nitelikli insan kaynağı hem de yenilikçi teknolojiler geliştirilmesine önemli katkılarda bulunuyor.
Üniversite, denizcilik sektörünün gelişimini sağlamak amacıyla bilginin üretilmesi, ürüne dönüştürülmesi ve yayılmasına yönelik araştırma ve proje geliştirme faaliyetlerini yürütüyor. Piri Reis Üniversitesi’nin denizcilik sektörünün ihtiyaç duyduğu nitelikli insan gücünü karşıladığını söyleyen Piri Reis Üniversitesi (PRÜ) Rektörü Prof. Dr. Nafiz Arıca, üniversitenin denizcilik mühendisliği alanındaki uzmanlığının, savaş gemisi, denizaltı ve diğer askeri deniz araçlarının tasarımı ve üretimi süreçlerinde kullanıldığını ifade etti.
Türkiye’nin önde gelen savunma sanayi kuruluşları ile iş birliği yaparak ortak projelere imza atan Piri Reis Üniversitesi, deniz güvenliği, stratejik planlama ve deniz kuvvetlerinin modernizasyonuna yönelik çalışmalara akademik destek sunuyor.
SEKTÖR-ÜNİVERSİTE İŞ BİRLİĞİNİ ARTIRAN PROJELER
Verilen eğitimler ve kullanılan teknolojiler ile hem denizcilik sektörüne hem de savunma sanayine destek sağladıklarını söyleyen PRÜ Rektörü Prof. Dr. Nafiz Arıca, “Piri Reis Üniversitesi ve Armelsan Savunma Teknolojileri arasında gerçekleştirilen protokol ile Mayın Avlama Sonarı Bilimsel Danışmanlık ve Vinç Sistemi Tasarımı Destek Projesi kapsamında ülkemizin ilk yerli ve milli mayın avlama sonarı olan NUSRAT-1915, demirli ve dip mayınlarını tespit ve sınıflandırma yeteneğine sahip aktif sonar özelliğiyle öne çıkıyor. Mayın ve benzeri cisimleri uzak mesafelerden tespit edebilen sonar, daha yüksek frekanstaki sınıflandırma modunda ilgili cisimlerin operatör tarafından sınıflandırılabilmesi için gerekli desteği sağlıyor. Gemi süratinin sonar üzerinde oluşan kuvvetlere etkisi incelenerek operasyon esnasında gemi süratinin 12 knot yerine daha düşük bir sürat ile sınırlandırılması; Sonar anten yüzey yapısındaki detayların akışa kuvvet ve gürültü özelinde etkilerin incelenmesi; dövünme etkileri dolayısıyla oluşacak dinamik yüklerin hesaplanması; gemi üzerindeki optimum sonar pozisyonunun belirlenmesi ile ilgili parametrik çalışmaların yapılması; tasarlanan anten, asansör sistemi ve bağlantı detaylarının akış analizleri gibi konular ile direnç ve öz gürültü odaklı geometrik iyileştirmeler, motor kontrol simülasyonun hazırlanması ve sürücü sisteminin tasarlanması, vinç üzerindeki elektrik motorların güçlerinin hesaplanması konularındaki çalışmalarla beraber sektör-üniversite iş birliğini artıran projelerimiz devam edecek” ifadelerine yer verdi.
SEKTÖRE AKADEMİK DESTEK
Üniversitenin verilen eğitimlerle sektöre akademik destekler sunduğunu ifade eden Prof. Dr. Nafiz Arıca, şunları söyledi: “Piri Reis Üniversitesi Denizcilik Fakültesi’nde ‘Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği’ ve ‘Gemi Makineleri İşletme Mühendisliği’ bölümlerimiz mevcuttur. ‘Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği’ bölümü lisans gerekleri ile Uzakyol Kaptanlığı eğitim yeterliliklerini karşılamaktadır. Denizcilik Fakültesi Eğitim ve Öğretim Programları; Uluslararası Denizcilik Örgütü (IMO) gereklerini karşılamaktadır. Ders müfredatı, STCW 2010’a tam uyumludur. Öğrencilerimiz, 6 ay Birinci Deniz Stajı ve 6 ay İkinci Deniz Stajı olmak üzere toplam 12 ay gemide staj yapmaktadırlar. Gemiadamları Sınav Merkezi tarafından yapılan ehliyet sınavında başarılı olanlar Uzakyol Kaptanlığı ehliyetini almaya hak kazanırlar. Mezunlarımız, Uzakyol Vardiya Zabiti olarak çalışmaya başlarlar. Gemi Makineleri İşletme Mühendisliği’ bölümü ise lisans gerekleri ile Uzakyol Baş Mühendis eğitim yeterliliklerini karşılamaktadır. Ders müfredatı, STCW 2010’a tam uyumludur. Bölümümüzün amacı öğrencileri ticaret gemilerinde uzakyol vardiya mühendisi görevlerine hazırlamaktır. Öğrenciler, matematik, fizik, kimya ve temel mühendislik derslerini takiben elektrik, elektronik ve kontrol mühendisliği ile ilgili konularda uzmanlaşırlar. Öğrenciler, 6 ay atölyede, 6 ay gemide olmak üzere toplam 12 ay staj yaparlar. Gemiadamlar ve Kılavuz Kaptanlar Yönetmeliği’ne göre Gemiadamları Sınav Merkezi tarafından yapılan ehliyet sınavında başarılı olanlar Uzakyol Vardiya Mühendisliği ehliyetini almaya hak kazanırlar. Uzakyol Vardiya Mühendisi (3. Mühendis) olarak çalışmaya başlarlar. İdare tarafından belirlenen hizmet süreleri bitiminde sınavla 2. Mühendis ve sonrasında da Başmühendis ehliyetine sahip olurlar. Ayrıca, Denizcilik Meslek Yüksekokulu bünyesinde bulunan ‘Deniz Brokerliği’, ‘Deniz Ulaştırma ve İşletme’, ‘Deniz ve Liman İşletmeciliği’, ‘Gemi İnşaatı’, ‘Gemi Makineleri İşletmeciliği’, ‘Marina ve Yat İşletmeciliği’ ile ‘Sualtı Teknolojisi’ ve ‘Mekatronik’ programları ile denizcilik sektörüne yetişmiş insan kaynağı sağlıyor. Ayrıca, Mühendislik Fakültesi’nde bulunan ’Gemi İnşaatı ve Gemi Makineleri Mühendisliği’ ‘Bilgisayar Mühendisliği’, ‘Makine Mühendisliği’, ‘Elektrik- Elektronik Mühendisliği’ ve ‘Endüstri Mühendisliği’ bölümlerimiz sektöre yönelik insan ihtiyacını karşılıyor.”
MEZUN OLDUKTAN SONRA İŞ İMKÂNI
Deniz Ulaştırma İşletme programında okuyan öğrencileri doğrudan sektöre hazırladıklarını söyleyen Arıca, “Toplam 12 aylık açık deniz stajlarını tamamladıktan sonra vardiya zabiti yeterliğini kazanmakta ve 3000 GT büyüklüğe kadar olan gemilerde görev alabilmektedirler. Mezunlarımız, denizde çalışma sürelerine bağlı olarak yeterlik seviyelerini geliştirmekte ve daha büyük tonajlı gemilerde görev alabilmekte, hizmet süresine bağlı olarak uzakyol vardiya zabiti seviyesine kadar yükselebilmektedirler. Tüm eğitimler, uzak yol ehliyetine sahip çok deneyimli “Denizci Eğitimci” öğretim elemanları tarafından, dünya çapında modern laboratuvar ve simülatörler desteğinde yapılmaktadır. Bu programdan mezun olduktan sonra Deniz Ulaştırma İşletme Mühendisliği veya diğer “lisans” programlarına dikey geçiş yapabilmektedirler. Deniz Ulaştırma İşletme Programından mezun olanlar, denizcilik sektörünün, karada konuşlu faaliyetleri arasında olan liman yönetimi işleri, gemi işletmeciliği, deniz sigortacılığı ve deniz acenteliği gibi birçok alanda da rahatlıkla iş bulabilmektedirler” cümlelerini kullandı.
SEKTÖRLERİN İHTİYACINI KARŞILIYOR
Denizcilik sektörü ile beraber diğer sektörlerin ihtiyacını karşılamaya yönelik eğitimler de verildiğini söyleyen Arıca, “Akademik kadrolarımızı da yine deniz hukuku, deniz sigorta hukuku üzerine ihtisasını yapmış olan akademisyenlerden oluşturmaktayız. ‘Denizcilik İşletmeleri Yönetimi’ oldukça önemli bir bölümdür. Asgari 1 milyon adet üniversite mezunu bizzat gemilerde istihdam edilmektedir. Buna paralel olarak önemli bir istihdam yatırımı da karadaki işletmelerde gerekmektedir. Bu nedenle, sektörde yetişmiş profesyonel, yetkin ve eğitimli lider ihtiyacı da gittikçe artmaktadır. ‘Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik’ ‘Ekonomi ve Finans’, ‘Yönetim Bilişim Sistemleri (YBS)’ ve ‘Lojistik Yönetimi’ gibi bölümlerimiz de denizcilik sektörü açısından önemli bir rol oynuyor. Uluslararası Ticaret ve İşletmecilik bölümü, öğrencilere küresel pazarlarda ticaretin temel prensiplerini, uluslararası iş yapma süreçlerini ve küresel ticaretin düzenlemelerini öğretiyor. Bu bilgi, denizcilik sektöründe faaliyet gösteren işletmelerde uluslararası ticaretin dinamiklerini anlama ve yönetme becerisi sağlıyor” şeklinde konuştu.
AVRUPA’DA İLK 2
Ayrıca, simülatör merkezlerinin Avrupa’da ilk 2, dünyada ise ilk 5’te bulunduğunu söyleyen Arıca, “Mevcut imkân ve kabiliyetleri ile STCW eğitim standartlarını sağlamakla beraber, fizibilite ve modelleme raporu hazırlamakla da yetkilidir. Buna ek olarak, yeni açılan ve Türkiye’de üniversite çatısı altında kurulan akredite olmuş ilk DP Simülatör Merkezi hem öğrencilerimizi hem de sektörde var olan kaptanlar ile gemi adamlarını eğitmekte/değerlendirmekte ve açık deniz operasyonlarını gerçekleştirme konusunda da eğitim hizmeti sağlamaktadır. Bu kapsamda, Piri Reis Üniversitesi ile Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) arasında “Dinamik Konumlandırma (DP) Simülatör Eğitimlerinin Nautical Instiute (NI) Akreditasyonlu ve Sertifikalı Olarak Yerlileştirilmesine Yönelik Protokol” imzalandı” dedi.
Kaynak: Sanayi Gazetesi