GİZEM DOĞAN DALLIKAVAK
İstanbul Anadolu Yakası Organize Sanayi Bölgesi
Dış Ticaret İstihbarat Uzmanı
Analiz, pazarı anlamada kritik rol oynayan temel veriler ve eğilimleri gözler önüne seriyor. ABD, 342 milyonluk nüfusu, 30,5 trilyon dolarlık ekonomisi ve kişi başına 89 bin doları aşan geliriyle küresel ticaretin tartışmasız merkezinde yer alıyor. 2024 yılında 3,3 trilyon dolarlık ithalatıyla dünya ticaretinin %14’ünü tek başına gerçekleştiren ABD, Türk ihracatçıları için hem cazip hem de yüksek rekabet gerektiren bir pazar konumunda bulunuyor.
2025’te yeniden göreve başlayan Trump yönetimiyle birlikte uygulamaya konulan “Önce Amerika” politikasının, ticareti yalnızca ekonomik değil, ulusal güvenlik unsuru olarak da yeniden tanımlamasıyla birlikte, %15–%50 aralığında değişen yeni gümrük vergileri, özellikle stratejik sektörlerdeki korumacı önlemleri artırmış durumda. Türkiye, bu süreçte en düşük gümrük vergisi uygulanan ülkelerden biri olmayı sürdürse de, küresel tedarik zincirlerindeki belirsizlikler pazar dinamiklerini önemli ölçüde etkiliyor.
Veriler, Türkiye açısından hem fırsat hem de dikkat gerektiren alanları ortaya koyuyor. ABD’nin ithalatında ilk üç sırayı Meksika, Çin ve Kanada alıyor. Türkiye ise, 2024 yılında 16,3 milyar dolarlık ihracat ile ABD pazarında %0,5 pay alarak, 27. sırada yer alıyor. Son beş yılda Türkiye kaynaklı ihracat yıllık ortalama %8 büyüme gösteriyor. Ticaret dengesinde ise Türkiye lehine cari fazla verildiği görülüyor. Bu veriler, ABD’nin ölçeğinin ve Türkiye açısından taşıdığı stratejik potansiyelin somut göstergeleri olarak raporda öne çıkıyor.
Sektörel bakış, Türkiye’nin belirli kalemlerde güçlü konumunu teyit ediyor. 2024’te Türkiye tarafından ABD’ye yapılan ihracatta kazanlar-makineler, kıymetli taşlar, elektrikli cihazlar, motorlu taşıt parçaları, mineral yakıtlar ve dokuma halılar başı çekiyor. Bu ürün grupları, Türkiye’nin ABD pazarındaki rekabetçi ve çeşitlendirilmiş ihracat yapısını ortaya koyuyor. 2024 yılı itibarıyla, Türkiye’nin ABD’ye gerçekleştirdiği ihracatta en yüksek değere sahip ürün grubu, 1,1 milyar dolar ile petrol yağları ve bitümenli minerallerden elde edilen yağlar (GTİP 2710) olarak yer alıyor.
Türkiye’nin ABD pazarında %50’nin üzerinde pay sahibi olduğu ürün gruplarında ise, Boratlar; peroksiboratlar (perboratlar) , Sentetik/suni filament iplikleri (dikiş hariç) , Bor oksitleri; borik asitler, Kaldırım, döşeme ve kaldırım kenar taşları (tabii taşlardan) ve Suni-sentetik devamsız elyaftan iplikler (perakende) ilk beşte yer alıyor. Boratlar ve peroksiboratlar (GTİP 2840), %80’lik ithalat payı ile ABD pazarında Türkiye’nin en yüksek pazar payına sahip olduğu ürün konumunda bulunuyor. 5702 GTİP kodlu dokuma halılar ürün grubunda ise Türkiye, hem yüksek ithalat değeri hem de ABD ithalatının yaklaşık %46’sını sağlamasıyla dikkat çekiyor.
Raporun “hedef pazar büyüme” analizinde, ABD pazarının; büyüklüğü, ithalat artış hızı ve Türkiye’nin bu pazardaki artan ihracat performansı değerlendirildiğinde, önümüzdeki dönemde hedef odaklı ihracat politikalarında öncelik verilmesi gereken ülkelerden biri olarak öne çıkıyor. Bu pazarda kalıcı başarı, yalnızca fiyat avantajına değil; sertifikasyon ve teknik uyum, güvenilir lojistik altyapısı, güçlü yerel iş ortaklıkları ve tüketici beklentilerine uygun ürün stratejilerine dayanıyor. Firmalarımızın bu fırsatları en etkin şekilde değerlendirebilmesi için raporun tamamındaki detaylı analiz ve veriler büyük önem taşıyor.
Kaynak: Sanayi Gazetesi