Türkiye’de sanayileşmenin başladığı kent olan İstanbul, sağladığı istihdam olanakları ve ihracat geliriyle ülke endüstrisinin öncüsü. Hem firmalar hem de çalışanlar için uygun ortamın sağlanması noktasında önemli roller üstlenen yerel yönetimler, İstanbul sanayisinin gelişmesi ve çevreye zarar vermemesi için gerekli önlemleri alıyor. Sanayi gazetesine bilgi veren İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Sanayi Platformu Direktörü Dr. Mehmet Çakılcıoğlu, kentin önemli sorunlarının çözülmesi için ortak aklı, liyakati ve şeffaflığı öne çıkaran bir yaklaşımın geliştirilmesinin, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin (İBB) öncelikli konularından biri olduğunu söyledi. Çakılcıoğlu, istihdam, geri dönüşüm ve Yeşil Mutabakat ile ilgili sorunların çözümü için İstanbul Sanayi Platformunun yürüttüğü çalışmaları anlattı.
YERELİN GÖREVİ SEKTÖRLE DİYALOG
Yerel yönetimlerin kentte üstlenmesi gereken rollerden biri de sektörler ile diyaloğa dayalı, organize ve sürdürülebilir ilişkilerin kurulması olduğuna dikkat çeken İBB Sanayi Platformu Direktörü Çakılcıoğlu, kentlerin planlamasında fiziksel planların yanı sıra stratejik planların, sektörlerin kentte üstleneceği rollerin, yer alacağı bölgelerin belirlenmesine yön vererek üretken ve çevreye duyarlı bir organizasyonu mümkün kıldığını kaydetti. Bu çerçevede İBB’nin, kentte faaliyet gösteren sektör bileşenlerini kapsayan katılımcı bir modelle “Adil, yeşil ve yaratıcı bir İstanbul” hedeflediğini belirten Çakılcıoğlu, bu yönde yapılan çalışmalar çerçevesinde, İstanbul’un güçlü bir ekonomiye sahip, insana ve çevreye duyarlı, sağlıklı kentsel normlara kavuşması için önemli işlevlere sahip yeni organizasyonel yapıların kurulması gerektiğinin belirlendiğini ifade etti.
SANAYİ PLATFORMU İLE İLİŞKİLER GÜÇLENDİRİLECEK
İBB Sanayi Platformu Direktörü Dr. Mehmet Çakılcıoğlu, bu kapsamda İBB’nin, kent yönetimine dair stratejilerin, geniş katılım ve ortak akılla belirlenmesi amacıyla İstanbul Planlama Ajansını (İPA) kurduğunu söyledi. İPA’nın, konusunda uzman yüzlerce bilim insanının katkısı ile İstanbul’un gerçek sorunlarına çözüm üretmek, uzun vadeli mekânsal ve stratejik planını ortaya koyarak; işsizlik, yoksulluk, deprem, mülteci ve göç gibi kriz boyutlarına varan gerçek sorunlara kentsel boyutta rasyonel politikalar geliştirmek üzere kurulan bir merkez olduğunu anlatan Çakılcıoğlu, “Sektörlerle olan ilişkilerin etkin ve ortak bir strateji ile yürütülmesi amacıyla da sektörel platformlar yer almaktadır. Turizm Platformu, Sanayi Platformu ve Ulaşım Platformu öncelikli olarak hayata geçirilen platformlardır. İstanbul Sanayi Platformu (İSP), sanayi sektörünün İBB ile ilişkilerini güçlendirmek, ulusal ve uluslararası paydaşları bir araya getirmek, küresel gelişmeleri izleyerek sektörün gereklerine ve değişen eğilimlere uygun gelişimine katkı sağlayacak projeler üretmek gibi amaçlar ile koordinasyon ve yönetişim işlevlerini yerine getirmek için kuruldu” dedi.
İSTANBUL SANAYİ VİZYON BELGESİ
İstanbul Sanayi Platformunun bu düşünceler çerçevesinde kurulan kapsamlı yönetişim yapılarından birisi olduğuna işaret eden Çakılcıoğlu, hedeflerinin tüm kurum ve kuruluşların ortak imzası ile geliştirilmiş “İstanbul Sanayi Vizyon Belgesi”nin temel bir doküman olarak konması olduğunu kaydetti. Direktör Dr. Mehmet Çakılcıoğlu, “İstanbul Sanayi Vizyon Belgesi’nin globaldeki ve ülkemizdeki değişken ekonomik, siyasal ve çevresel koşullara göre kendini revize edebilen, yaşayan bir belge olması çok büyük önem arz ediyor. Özellikle İstanbul’un kendine has doğal, kültürel, mekânsal niteliklerini koruyacak ve zenginleştirecek şekilde alınacak kararlar sanayi sektörü ile birlikte geliştirilecektir” şeklinde konuştu.
GÖRÜŞLER ALINDI
Çakılcıoğlu, İSP olarak sanayi sektöründe faaliyet gösteren paydaşları belirlerken, sektörde önemli roller üstlenen çatı kurum ve kuruluşlar, dernekler, birlikler, sendikalar, organize sanayi bölge temsilcileri ve oda temsilcilerini kapsayan geniş bir paydaş havuzu oluşturmaya gayret ettiklerini söyledi. Sürecin her aşamasında paydaş listesinin genişletildiğini aktaran Çakılcıoğlu, “İBB ve sanayi sektörü arasında kurulması hedeflenen köprünün ilk adımı; 18 sektörde faaliyet gösteren yaklaşık 250 dernek ile gerçekleştirilen online odak grup toplantıları düzenleyerek atıldı. Ardından OSB ve ticaret merkezleri başkanları ile sistematik toplantılar düzenleyerek sektöre ilişkin görüşler alındı. Kısa süre içerisinde esnaf odaları ile benzer nitelikte toplantılar düzenleyerek sektörün her alanında ve kademesindeki temsilcilerinin görüşleri dinlendi. Sektörün görüşlerinin alınmadan gerçekleştirilen plan çalışmalarının başarıya kavuşması ve gerçekleşmesi olanaksız. Bu süreçte şeffaflığa çok önem verdik” dedi.
ÜÇ KONU ÖNE ÇIKTI
Dr. Mehmet Çakılcıoğlu, sanayi sektör temsilcilerinden edindikleri bilgiler ışığında ortaya çıkan majör konu başlıklarının istihdam, geri dönüşüm ve Yeşil Mutabakat olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Bu tespitlerin ışığında elde ettiğimiz verileri, ilgili İBB Daire Başkanları, İBB şirket yöneticileri ve diğer ilgili organlar ile paylaştık. Altyapı, ulaşım ve sosyal destek konularında kısa vadede çözülebilecek sorunların, koordinasyonunu sağlamak Sanayi Platformunun görevleri arasında. Küresel iklim krizinin, pandeminin ve beraberinde dünyayı etkileyen ekonomik krizin yaşamın her anında giderek artan yıkıcı etkisinin gözlendiği son günlerde Yeşil Mutabakat, geri dönüşüm, döngüsel ekonomi gibi kavramların hayatımızın gerçek gündemini oluşturması gerektiği görülüyor.”
BÜTÜNCÜL DEĞERLENDİRME
İstanbul’un geleceğini planlarken sanayi sektörünün insan ve çevre sağlığına duyarlı, AR-GE destekli, ileri teknoloji kullanan, katma değeri yüksek bir nitelikte olmasını hedeflediklerini dile getiren Çakılcıoğlu, “Bu yapısal dönüşümün gerçekleşmesi için de kent içerisindeki sanayi alanlarında mekânsal bir dönüşümün gerçekleşmesi, düzensiz sanayi alanlarının rehabilite edilmesi, bugün için çok düzensiz olan lojistik sektörünün de sağlıklaştırılması kaçınılmazdır. Sonuç olarak, sanayi sektörüne tek başına sektörel bir çözüm getirmek olanaksızdır. Yapılması gereken bütüncül bir değerlendirme ile kenti etkileyen tüm ekonomik, toplumsal ve fiziksel verileri bir arada ele alarak, ilgili tüm paydaşları bir araya getirerek İstanbul’un geleceğini planlamaktır. Tüm çabamız bu yöndedir” bilgisini verdi.
FİRMALAR ELEMAN BULAMIYOR
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM), İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Bölgesel İstihdam Ofisleri (BİO), İstanbul Personel Yönetim A.Ş. (İSPER) ve İstanbul Planlama Ajansı (İPA) tarafından hazırlanan “İstanbul İşgücü Piyasası Yapısal Özellikler ve Sorunlar Araştırma Raporu”nda, İstanbul iş gücü piyasasında meydana gelen gelişmeler ve sorunlar incelendi. İstanbul çalışabilir nüfusunu temsil eden 10 bin kişiyi aşkın kişiyle yapılan anket ve 51 firma yöneticisi ile yapılan derinlemesine görüşmelerden oluşan raporda, firmaların karşılaştıkları en önemli sorunun, eleman temininde yaşanılan güçlük olduğu belirtildi. Raporda, “Çalışan sayılarını artırmak isteyen firmaların çoğunda yöneticiler, aradıkları elemanları bulamamaktan şikâyet etmektedirler. Bu sorunun kaynağında, iş gücü arz ve talebi arasında çok boyutlu ve yaygın bir uyumsuzluğun olduğu anlaşılmaktadır. Bir yandan rekabet altına faaliyet gösteren firmalar, açık pozisyonlarını doldurmak için mevcut ücret seviyelerini korumak isterken, diğer yandan işsizlerin de büyük bir kısmı, İstanbul yaşam koşullarında bu ücret seviyelerini kısmen de iş koşullarını yetersiz bularak teklif edilen işleri kabul etmemektedir” denildi.