Üretimin merkez gücü konumunda bulunan OSB’ler sürekli olarak geliştirilmeye ve gelişmeye devam ediyor. Avrupa Birliği tarafından belirlenen ‘Yeşil Mutabakat’ ile daha çevreci bir sanayi yaklaşımı oluşturmak istenirken Türkiye’den de bu yaklaşıma destek geldi. Kaynak ve enerji verimliliği üzerinde oldukça önemli olan ‘Yeşil OSB’ tanımı ile yerli sanayinin çevreye duyarlı uygulamalar ile öne çıkması bekleniyor. Meclis Genel Kurulunda kabul edilen OSB’lere dair bazı kanun değişiklikleri sayesinde, OSB’lerin hem çevresel hem de verimlilik anlamında daha sürdürülebilir bir üretim gerçekleştirmesi planlanıyor. Avukat Önder Canpolat, kanunda yer alan düzenlemeleri değerlendirerek sanayicileri bundan sonraki süreçte, nelerin beklediğine dair Sanayi Gazetesi’ne açıklamalarda bulundu.
Yerli Sanayiye ‘Yeşil’ Dokunuş
TBMM Genel Kurulunda kabul edilen Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi; Yeşil OSB tanımının yapılarak TSE tarafından sertifikalandırılması, ön tahsis uygulamaları ve OSB yer seçimindeki işlemlerle alakalı birtakım düzenlemeleri içeriyor. OSB’lerin planlama, kuruluş ve kamulaştırma süreçleri adına gerçekleştirilen düzenlemelerin sanayicilere ne gibi avantajlar sunacağını aktaran Canpolat, bu avantajlar arasında yeşil OSB tanımının oldukça önemli olduğuna dikkat çekti. Canpolat, Türk Standartları Enstitüsü tarafından belirlenecek kriterlere uygun OSB’lerin yeşil OSB olarak sertifikalandırılacağını aktardı. Söz konusu OSB’lerin bazı projelerine yatırım desteği verilebileceğini ifade eden Canpolat, bu gelişmenin hem OSB’ler açısından hem de yatırımcılar açısından faydalı olacağını belirtti.
Bakanlıkça Öncelik Tanınacak
Yeşil OSB projesiyle temelde ne amaçlandığı sorusunu yanıtlayan Canpolat, sıfır karbon odağında sanayi üretiminin gerçekleştirilerek, Avrupa Birliği üyeleri tarafından belirlenen Yeşil Mutabakat kapsamında yerli sanayinin avantajlı konuma yükselebilmesini işaret etti. “Avrupa Birliği üyesi ülkelerin bir kısmı ilerleyen süreçte OSB’lerden yeşil OSB belgesini isteyebilir” diyen Canpolat, bu durum adına şimdiden tedbir alınmasını büyük bir gelişme olarak gösterdi. Türkiye’deki sanayinin disipline edilmesi adına OSB’lerin önemli bir yer tuttuğunu aktaran Canpolat, OSB’lere verilecek olan yeşil OSB sertifikası ile Türkiye’nin Avrupa Birliği şartlarına uygun bir adım attığını söyledi. Canpolat, yeşil OSB olmak için hazırlanan projelerin ise Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca kredilendirilecek ve öncelikli olarak değerlendirileceğine de dikkat çekti.

Sanayicinin Bir Engeli Daha Kaldırıldı
OSB’lere parsel birim fiyatını günün şartlarına göre belirleme imkânı sunan kanunun OSB’lerin lehine bir düzenleme olduğunu ifade eden Canpolat, “Bu fiyatları sınırlamak OSB’lerin piyasa koşullarının altında bir fiyatla karşı kalmasına sebep olabiliyordu” değerlendirmesinde bulundu. Parsellerin fiyat sınırlamasıyla karşı karşıya kaldığında sanayi yatırımcılarına dezavantaj oluşturduğunu belirten Canpolat, “Bankalar oradaki parselin ya da tahsisin değerlendirmesini yapıyor. Parsel birim fiyatını sınırlandırdığınız zaman arsa maliyetinin düşük kalmasına sebep oluyorsunuz. Bu da devamında düşük kredi teminatına yol açabiliyor” diye konuştu. Yeni düzenlemeyle birlikte sanayicilerin ve OSB’lerin bu dezavantajlı durumuna da çözüm getirildiğini belirten Canpolat, böylelikle sanayicilerin günün şartlarına uygun parsel fiyatı oluşturmasına olanak sağlandığını açıkladı.
Madde İptal Edilebilir

Acele kamulaştırma ile ilgili düzenleme hakkında da değerlendirmelerde bulunan Canpolat, hali hazırda bulunan kanundan farklı olarak OSB’lere alt yapı ve üst yapı inşaatları için yapı ruhsatları verileceğini aktardı. Bu düzenlemenin beraberinde bir riski de getirdiğini ifade eden Canpolat, “Devletin, yani kamu tüzel kişilerinin ya da özel hukuk tüzel kişilerin her tür işte işlem ve eylemleri yargı denetimine tabidir” hükmünü hatırlatarak, düzenlemede yer alan hükmün Anayasa’ya aykırı olduğunu ve büyük olasılıkla da iptali için yargı yoluna gidileceğini vurguladı. Düzenlemede yer alan hükmün yerel halkın elinde bulunan tarımsal araziler açısından risk oluşturabileceğini belirten Canpolat, “Kişiler, İdare Mahkemesi’ne dava açtığı zaman dava yürürken bir taraftan da arazisine el konulmuş ve inşaata başlanmış tesisler olabilir” diyerek kamulaştırma iptal edilse dahi o arazinin eski haline getirilmesinin oldukça güç olduğunu söyledi.
Acele Kamulaştırma Riski
“Türkiye’de sanayileşmenin ve kalkınmanın ne kadar önemli bir yer tuttuğunu biliyorum. Fakat bu kalkınmayı sağlamanın yolu verimli tarım arazilerini OSB ilan etmekten değil daha kurak ve kıraç olarak tabir ettiğimiz arazilerin OSB ilan edilmesiyle olacaktır diye düşünüyorum” diyen Canpolat, yeni düzenlemeyle birlikte korunması gereken verimli tarım arazilerinin kaybedilebileceği endişesini taşıdığını belirtti. OSB’lerle ilgili kanunun temel amacına değinen Canpolat, OSB’lerin yer seçimi yapıldıktan sonra kamulaştırma ve olası imar planlarını yaparak yatırımcılara parselleri açmak olduğunu aktardı. Yeni bir düzenlemeyle birlikte bu amacın dışına çıkılma riskinin de doğduğunu belirten Canpolat, “OSB’ler kendi parsellerinde kiraya vermek ya da satmak üzere tesis yapabilecek. Yani yatırımcıya tahsis etmesi gereken parseli ben burayı kendim yaparak kiraya vereceğim veya satacağım diyebilecek” değerlendirmesinde bulundu.
“Sanayiciler Esas Bekleneni Bulamadı”

Canpolat, OSB’lerin kendi parsellerini kiraya veya satışa çıkarmak için tesis yapabileceği düzenlemeyi OSB’lerin kendi yatırımcısıyla rekabet haline girmesine neden olabileceğini söyledi. Bu düzenlemenin isabetli bir karar olmadığını belirten Canpolat, düzenlemenin OSB’leri ticari işletme statüsüne geçirebilme ihtimalini doğurduğuna da dikkat çekti. Canpolat, “OSB’ler böylelikle esas fonksiyonundan uzaklaşarak asıl amacı, gayesi dışına çıkacak. Bu çok tehlikeli bir durum, ilerde karışılabileceğimiz bazı sorunları da ortaya çıkaracaktır diye düşünüyorum” diye konuştu. OSB’lerin düzenlemelerde esas beklediği konuların yatırım teşvikleri olduğunu vurgulayan Canpolat, OSB’leri yatırım bölgesinde toplamanın gerekliliğine dair de değerlendirmede bulundu. Canpolat, böylelikle iller ve ilçeler arasında da yatırım kaymasının önlenebileceğini ifade etti. Bunun yanında OSB dışındaki tesislere de taşınma desteği gibi teşvikler verilerek, sanayinin daha planlı bir şekilde OSB’lerde yayılmaya devam etmesi gerektiğine dikkat çeken Canpolat, “Türkiye’de birçok ilde OSB var. OSB’ler dışındaki plansız ve düzensiz tesislerin OSB’ler içerisinde yer alması sağlanmalı” diye konuştu. Canpolat, sanayicilerin OSB’ler içerisinde istihdamın sağlanmasına yönelik kurulan meslek lisesi öğrencilerine de burs artırımı gerçekleştirilmesini beklediğini dile getirdi. Sanayicilerin bu düzenlemede beklediklerini bulamadığını belirten Canpolat, bazı maddeler arasında tutarsızlık olduğunu ve gelecek süreçte OSB yasasının bir bütün olarak tekrar ele alınması gerektiğinin altını çizdi.