Köklü Eğitim Anlayışıyla Teknoloji Ekosisteminin Merkezi: Gazi Teknopark bölgede sağlanan nitelikli hizmetlerle birlikte girişimlerin fikir aşamasından uluslararası pazarlara ulaşmasına kadar desteklerini sürdürmeye devam ediyor. Girişimcilik projelerini desteklemek için çeşitli iş birliklerini hayata geçiren Gazi Teknopark’ta üniversitenin köklü eğitim kültürü Teknopark’a taşınarak hem teoride hem de pratikte iş gücünün yetişmesine yardımcı oluyor.
Kurulduğu günden bu zamana başarılı girişimleriyle ülke ekonomisine katkı sağlayan Gazi Teknopark, Gazi Üniversitesi’nden aldığı geleneksel eğitim anlayışı ile çalışmalarına devam ediyor. Sanayi Gazetesi’ne yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Gazi Teknopark Genel Müdürü Dr. S. Tuğrul İmer, Türkiye’nin teknoloji ekosisteminde fark yaratmaya hazırlandıklarını ifade etti.
Geleneksel Eğitim Kültürü
Gazi Teknopark’ın Gazi Üniversitesi’nin geleneksel ve köklü eğitim kültürünü ekosisteme dahil ederek teori, pratik ve eğiticilik anlayışıyla çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden İmer, üniversite ile sürekli iletişim halinde olduklarını aktardı. İş birliği projelerinin sürekli devam ettiğini belirten İmer, “Türkiye’de hizmet gösteren bütün Teknoloji Geliştirme Bölgeleri’nin bilim ve teknoloji ekosistemi içerisinde önemli bir yeri bulunuyor. Gazi Teknopark, Gazi Üniversitesi gibi köklü bir Üniversite’nin adını taşıdığı için okul kültürünü de Teknopark bünyesine taşımış oluyor. Hem teoride hem pratikte iş gücünün yetişmesine yardımcı oluyor. Bu teknik eğitimin sanayiye çok büyük kazançları oldu. Akademisyenlerin Teknoparkın içerisinde şirket kurmaları, burada öğrenci yetiştirmeleri ve öğrencilerin kurduğu şirketlerin hem sanayiye hem istihdama katkısı Gazi Teknopark’ın gücüne güç katıyor” açıklamalarında bulundu.
Şeffaf Yönetim Anlayışı
İmer, Gazi Teknopark’ın büyümesine katkı sağlayan bir diğer önemli hususun şeffaf yöneticilik anlayışı olduğunu ifade ederek, Teknopark bünyesindeki her firmanın yönetime kolaylıkla ulaşabildiğini belirtti. İmer, her zaman ulaşılabilir olmayı önemsediklerini belirterek, sorunların çözümünde bütün imkanları kullandıklarını aktararak, “Yalnızca teknopark içerisinde değil yönetim kurulunda da hızlı iletişim trafiğimizin olduğunu söylemek mümkün. Bir konuyu hızlı bir şekilde değerlendirmeye alabiliyoruz. Yönetim anlayışımız içerisinde şeffaflık, hızlı ve ulaşılabilir olmak bizim için çok önemli” şeklinde konuştu.
İhracatta Delegasyon Başarısı
Özel sektördeki deneyimlerini Teknopark’a aktarmak için çalışmalar gerçekleştirdiğini vurgulayan İmer, sahadaki bilginin teknoloji entegrasyonunda önemli bir unsur olduğunu açıklayarak, Türkiye ekonomisine katkılar sağlayacak projeleri de hayata geçirdiklerini açıkladı. İhracat önem verdiklerini ifade eden İmer, yapılan delegasyon projelerinin olumlu geri dönüşlerinden bahsetti. İmer, “Buradaki görevime başlamadan önce demir – çelik endüstrisinde çalışmıştım. Sektördeki teknolojik gelişmelerin Teknopark’a dahil ederek firmalarımızın ihracat yapmasını amaçladık. Bunun için de Ticaret Bakanlığı ile ortak çalışmalar yaparak ABD, Kanada, İsveç, Tayvan’a delegasyon projeleri yaptık. Bu delegasyon projesini çıktılarına bakacak olduğumuzda çok kısa bir süre içinde ihracat alanında olumlu geri dönüş sağlandı. Delegasyona katılan firmalarımız bugün dünyanın birçok merkezinde bürolar açmaya başladı” dedi.
İlaç Sektörü Yerlileşmesinde Öncü
Delegasyon projesine katılan firmalara mentörlük desteği sağladıklarını ifade eden İmer, bölgesel kalkınmanın yanı sıra sektörel gelişime katkı sağladıklarını belirtti. İlaç sektörünün yerli ve millileşmesine katkı sağlayacak her türlü desteği verdiklerini söyleyen İmer, “Türkiye’deki teknoparklar ağırlıklı olarak bilişim üzerinde. Gazi Teknopark’ta Türkiye ortalamasına uymakla beraber ilaç sektörüne yönelik firmaları da bünyesinde barındırıyor. Sayı olarak çok olmasa da nitelik olarak çok büyük firmalar var. Bunlara örnek verecek olursak Drogsan, Tiga, Matriks gibi firmaların yürüttükleri laboratuvar çalışmaları, üniversite iş birliği ve istihdam alanında desteklerinin yanı sıra İspanya, Kanada, ABD gibi ülkelere yaptıkları ihracatla da büyük katkıları bulunuyor. Ayrıca firmaların AR-GE merkezlerindeki projeleri ve Üniversitede görev yapan akademik kadronun da buralarda firmalarının bulunması sektörün yerlileşmesine öncülük ediyor” açıklamalarına yer verdi.
Bilgi ve Tecrübe Aktarımı
İmer, BİGG Anahtar programı ile 2017 yılından bu yana 78 girişimcinin toplamda 22 Milyon TL’ye yakın hibe desteği aldığını belirterek, Gazi Teknopark’ın bu programda ve program çıktılarındaki başarısı hem de iş birlikleri ile TÜBİTAK tarafından iyi uygulama örneği seçildiğini aktardı. Gazi Teknopark olarak uluslararası iş birliklerine önem verdiklerini aktaran İmer, Türkiye genelinde kapsamlı iş birliklerine birçok çeşitli üniversite ve TTO’su ve Teknopark’ı bu sürece dahil ettiklerini dile getirdi. İmer, kurumlar arası araştırma güçlerinin birleştirilmesi tecrübe ve bilgi aktarımının sağlanması amacıyla 2023-2025 yılları için de Ege Teknopark, Bahçeşehir Üniversitesi, Yaşar Üniversitesi, Kuzey İzmir Tekmer ve İnci Holding ile yeni bir konsorsiyum kurduklarını da sözlerine ekledi.
“Girişimcilik Cesur Olmaktır”
Girişimci olmak isteyenlere ve start – up projelerine her türlü desteği vermeye hazır olduklarını ifade eden İmer, projelerini hayata geçirmek isteyenlere tavsiyelerde bulundu. İmer, “Teknoloji ve İnovasyon konusunda sadece Gazi Üniversitesi özelinde bakılmadı. Türkiye’de bütün teknoloji üretim merkezlerine önem veriyoruz. Uluslararası iş birliğine önem veriyoruz. Metodolojik olarak açık ve şeffaf bir şekilde paylaşılması gerektiğinin önemine vurgu yapıyoruz. Girişimci olmak demek cesur olmak demektir. Gelişmeleri yakından takip etmeleri gerekiyor. Bu desteklerden faydalanmak gerekir ancak girişimci sürekli olarak destek almaz. Ben bu duruma karşı çıkıyorum. Girişimci risk alarak belli noktalarda kendi çabasının devreye girmesi gerekir diye düşünüyorum. Motivasyonlarının yüksek olması, yenilikleri takip etmesi networklerini kullanmaları gerektiğini başka gruplarla, firmalarla nasıl iş birliği yapabileceklerini akıllarında bulundurmalarını tavsiye ederim” açıklamalarında bulundu.
Parola Yüksek Motivasyon
Üniversite öğrencilerinin ilgilerinden memnun olduklarını ifade eden İmer, üniversitede öğrenim gören ve start -up projelerini olan öğrencilere de tavsiyelerde bulunarak motivasyonlarını yüksek olması gerektiğini ifade etti. İmer, “Üniversite öğrencilerine şunu söylemek istiyorum bir kere kafalarında planlarını ve hayallerini hep canlı tutsunlar. Çünkü girişimcilik kendi kendine gelen bir şey. Motivasyonun yüksek olmsı girişimci için önemli bir anahtar” ifadelerine yer verdi.