PLASTİĞE BİYO-ALTERNATİF
Klor üretiminde Türkiye’nin en büyük üreticilerinden biri haline gelerek alanında geleceği şekillendirmeyi hedefleyen Koruma Klor Alkali, yeni yatırımlar ve yenilik çalışmalarıyla sektöre yön veriyor. Temelleri 28 yıl önce atılan firmanın bünyesinde bulunan AR-GE tesisi ve laboratuvarlar aracılığıyla, klor ve kimyasal ham madde üretiminde ürünün test edilmesi, denetlenmesi ve kullanıma hazır getirilmesi çalışmaları ile beraber günümüz ihtiyaçlarına yönelik yeni çözümler ve geliştirmeler de hız kesmeden devam ediyor. Koruma Şirketler Grubunun alt firmalarından Koruma Klor Alkali, Avrupa Birliği destekli “USABLE” projesi ile biyolojik atıklardan, doğada çözülebilir ambalajlar üretmeye hazırlanıyor. Ürünlerinin ambalajlamasında biyolojik kökenli, doğada çözülebilir alternatiflere yer verecek olan Koruma Klor Alkali; atıkların geri dönüşümüne, karbon ayak izinin düşürülmesine ve ambalajlarının doğada çözünmesine olanak sağlayacak.
PAKETLEME SÜRECİNDE ÇEVRECİ YÖNTEMLER
Koruma Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı V. İbrahim Aracı, USABLE projesiyle gıdada kullanılan yan ürünleri ham madde olarak kullanılarak, plastik ambalajlara karşı yüksek performanslı biyo-alternatifler geliştirmeyi amaçladıklarını söyledi. Koruma Klor Alkalinin, nihai kullanıcı olarak yer aldığı projeyle ilgili bilgi veren Aracı, “2019 yılında başlatılan USABLE projesiyle hedeflenen, yiyecek, içecek, ilaç ve giyim için çok çeşitli paketleme ihtiyaçlarını karşılayacak biyo-ambalaj çözümlerinin oluşturulması, gıda işleme yan ürünlerinin ya da kalıntılarının ve biyojenik CO2‘nin düşük çevresel ayak izine sahip süreçlerle kompostlanabilir ve geri dönüştürülebilir biyo-ambalaja dönüştürülmesi, ambalajda son kullanım gereksinimlerini karşılamak için biyo-plastik işlevselleştirmesi ve optimizasyonunun yapılması, karmaşık ambalaj yapılarının gerçekleştirilmesini sağlayan biyo bazlı, biyolojik olarak parçalanabilir ürünler elde etme, plastik ambalaj sektörünün çevresel ayak izinin azaltılmasıdır” diye konuştu.
DÖNÜŞÜMÜN PARÇASI
İbrahim Aracı, Yeşil Mutabakat Antlaşması’nın Avrupa Birliği’ne ihracat gerçekleştiren şirketler için önemine de değindi. 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını 1990 yılına kıyasla yüzde 55 azaltma hedefini ortaya koyan Yeşil Mutabakat Antlaşması’nın, Paris İklim Anlaşması’na taraf olunmasının ardından önemini artırdığını kaydeden Aracı, “Avrupa Birliği ile ihracat yapan şirketlerimizin karbon ayak izlerini düşürmemesi halinde uygulanacak karbon vergisi önemli riskler barındırıyor. Pazardaki rekabetimizi sürdürebilmek, gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak için yeşil dönüşümü hızlandırmalıyız. USABLE projesinde yer almamız yeşil dönüşümümüzün bir parçası, Koruma Şirketler Grubu olarak daha fazlasını ülkemize ve dünyamıza borçluyuz” ifadelerini kullandı.