İran, “Savaş Araştırmaları Enstitüsü”nün 13 Nisan 2024’te yayınladığı bilgilere dayanarak, Rusya’nın Ukrayna’da devam eden çatışmalarda kullandığı taktik kompozisyonlara çok benzeyen bir saldırı gerçekleştirerek İsrail‘e yönelik askeri yaklaşımında stratejik bir değişim gösterdi. İran saldırısında balistik füzeler, seyir füzeleri ve insansız hava araçlarının bir karışımı kullanıldı; bu kombinasyon, Rusya’nın Batı hava ve füze savunmalarına sızma girişimleri açısından kritik öneme sahipti. Bu yöntem, muhtemelen İran ve Rusya’nın farklı çatışma alanlarındaki işbirlikçi angajmanlarından etkilenen önemli bir stratejik askeri düşünce aktarımını önermektedir.

Hava saldırısı, 13 Nisan 2024’te İslam Devrim Muhafızları Birliği (IRGC) Havacılık ve Uzay Kuvvetleri tarafından doğrudan İran topraklarından başlatıldı ve bu, İsrail topraklarına yapılan ilk doğrudan saldırı olması nedeniyle önemli bir artışa işaret ediyor. “Gerçek Söz” adı verilen operasyon, İsrail ve müttefik savunmalarını test etmek ve potansiyel olarak alt etmek için iyi planlanmış bir çabaya işaret eden çok sayıda insansız hava aracı ve füze dalgasını içeriyordu. Devrim Muhafızları, Kermanşah ve Hürmüzgan vilayetlerindeki fırlatma sahalarını kullanarak yüzlerce insansız hava aracını gönderdi. Şahed-136 tek yönlü saldırı görevlerindeki etkinlikleriyle bilinen modeller.

İran’ın bu taktikleri stratejik olarak kullanması aynı zamanda acil askeri hedeflerin ötesine de uzanıyor. ABD Deniz Kuvvetleri hava savunmalarına karşı drone taktiklerinin etkinliğini ölçmek için Kızıldeniz’deki Husi saldırılarını kullanmak gibi, bu yaklaşımları çeşitli alanlarda test etmeye ve geliştirmeye yönelik daha geniş bir stratejiyi yansıtıyor. Devam eden bu çatışma, İran’ın modern hava ve deniz savunma sistemlerini daha etkili bir şekilde alt etmek ve alt etmek için yeteneklerini uyarlamasına ve geliştirmesine yardımcı olan kritik veriler sağlıyor.