Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, “Uluslararasılaşma Akıllı Uzmanlaşma Konferansı”nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin küresel üretim üsleri arasına girdiğini belirterek, kalkınmanın ülkenin geneline adil ve dengeli biçimde yayılmasını sağlayacak yeni program ve projelerin yolda olduğunu açıkladı.
KÜRESEL REKABETTE TÜRKİYE’NİN YÜKSELİŞİ
Grand Ankara Otel’de “Ortak Vizyon, Yenilikçi Dönüşüm” temasıyla düzenlenen konferansta konuşan Bakan Kacır, ülkelerin rekabet gücünü artırmak için bilgiye dayalı stratejilere ve nitelikli insan kaynağına odaklandığını vurguladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde son 22 yılda Türkiye’nin bu yaklaşımı benimseyerek küresel üretim üsleri arasına girdiğini ifade eden Kacır, “Türkiye artık Çin’den sonra, Orta Avrupa’ya kadar uzanan geniş kuşakta, en fazla çeşitte ürünü, rekabetçi şekilde, en fazla ülkeye ihraç edebilen ülke konumunda,” dedi. Bakan Kacır, 22 yıl önce 36 milyar dolar olan yıllık ürün ihracatının, bugün 265 milyar dolarla Cumhuriyet tarihinin en yüksek düzeyine ulaştığını belirtti.

AR-GE HARCAMALARI VE TEKNOLOJİ ODAKLI KALKINMA
Bakan Kacır, etkin AR-GE teşvik sistemleriyle yüksek teknolojili sektörlerin sanayi üretiminde öne çıktığını vurguladı. Yıllık 1,2 milyar dolardan 16 milyar dolara yükselen AR-GE harcamalarının üçte ikisinin özel sektör tarafından gerçekleştirildiğini kaydeden Kacır, 1600’ü aşkın AR-GE ve tasarım merkezinde, 106 teknoparkta faaliyet gösteren 11 bin 500’den fazla mühendis ve teknisyenin teknoloji odaklı kalkınma vizyonuna güç kattığını söyledi.
AR-GE PLATFORMLARI VE YENİ TEŞVİK PROGRAMLARI
Türkiye’nin üretim ve teknolojideki yükselişini kalıcı kılmak amacıyla yeni nesil programlar yürüttüklerini belirten Kacır, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı ile yüksek teknoloji yatırımlarına uçtan uca destek verdiklerini aktardı. Ayrıca, Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi Programı ile dış ticaret açığının yüzde 85’ini oluşturan 284 ürünün Türkiye’de üretimi için finansman sunduklarını ve HIT-30 ile Türkiye’yi yeni teknoloji yatırımlarının çekim merkezi haline getirdiklerini ifade etti. Bakan Kacır, eklemeli imalattan yerli ilaç ve aşı üretimine, sürdürülebilir tarımdan elektrikli araçlara, yenilenebilir enerjiden döngüsel ekonomiye ve kuantum teknolojilerine kadar birçok stratejik alanda AR-GE platformları oluşturduklarını da sözlerine ekledi. TÜBİTAK’ın iki yılda bir gerçekleştirdiği “Öncelikli AR-GE ve Yenilik Konuları” çalışmasıyla bilimsel araştırmalarda destek önceliklerinin Türkiye’nin ihtiyaçları doğrultusunda güncellendiğini söyledi.

Bakan Kacır, bölgesel kalkınma hedeflerinin ancak refahın ülke geneline adil ve dengeli biçimde yayılmasını esas alan kapsayıcı bir kalkınma vizyonuyla mümkün olacağını dile getirdi. Her şehrin ve bölgenin kendine özgü potansiyelini esas alan bir bölgesel gelişim modeli benimsediklerini belirterek, “Yakın zamanda kamuoyuyla paylaşacağımız Yerel Kalkınma Hamlesi Teşvik Programı’mız ile şehirlerimizi yeni ve nitelikli yatırımlarla buluşturmayı, bölgeler arası dengenin yanı sıra kalkınmanın kapsayıcılığını da güçlendirmeyi amaçlıyoruz” dedi.

Bakan Kacır, “Türkiye’de Akıllı Uzmanlaşma Stratejilerinin Geliştirilmesi ve Uygulanması İçin Kapasite Artırımı Projesi” ile merkezi ve yerel kurumların kurumsal kapasitesini güçlendirdiklerini ve pilot bölgelerde akıllı uzmanlaşma stratejileri oluşturduklarını da sözlerine ekledi. Bakan Kacır, her bölgesi kendi alanında markalaşmış bir Türkiye’yi inşa etme vizyonuyla bölgesel gelişme stratejisini kararlılıkla sürdüreceklerini belirtti.
Kaynak: Haber Merkezi