Savunma Sanayii Başkanlığı’nın destekleriyle yürütülen proje, Türkiye’nin yerli itki sistemleri geliştirme hedefi açısından büyük önem taşıyor. DeltaV Uzay mühendisleri tarafından gerçekleştirilen testler, ramjet motorlarının sesüstü ve ileri hız rejimlerinde sağladığı yüksek verimlilik avantajını doğruladı.
Test sonrası yapılan açıklamada, projeye katkı sağlayan tüm teknik ekibe teşekkür edilirken, motorun Türkiye’nin savunma, havacılık ve uzay alanlarındaki hedeflerini destekleyecek kritik bir aşamaya geçtiği vurgulandı. Özellikle sesüstü hızlarda çalışan ve yüksek performans gerektiren sistemler için ramjet teknolojisinin yerlileştirilmesi, stratejik bir kazanım olarak değerlendiriliyor.
GÖRGÜN: KRİTİK TEKNOLOJİLERDE BAĞIMSIZLIK
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, testlerin ardından yaptığı açıklamada, ramjet motorunun tamamen yerli imkanlarla geliştirilmesinin Türkiye’nin kritik teknolojilerde bağımsızlık hedefi açısından taşıdığı öneme dikkat çekti. Görgün, Sinop Test Merkezi’nde yürütülen ramjet itki sistemi çalışmalarının planlı bir şekilde devam ettiğini ifade etti.
RAMJET MOTORLARI NASIL ÇALIŞIYOR?
Ramjet, hareketli kompresör parçaları içermeyen bir hava solumalı jet motoru türüdür. Motor, yüksek hızda ilerleyen uçak veya füzenin önünden aldığı havayı doğal aerodinamik sıkıştırma ile yüksek basınca ulaştırır. Bu sıkıştırılmış hava yanma odasına gönderilir, yakıtla karıştırılır ve yüksek sıcaklıkta yakılır. Oluşan yüksek basınçlı gazlar nozula yönlendirilerek itki oluşturur.
Ramjet motorlarının verimli çalışabilmesi için aracın en az Mach 2 hızına ulaşması gerekir. Mekanik olarak basit ve hafif olan motor, yüksek hızlarda turbojetlere kıyasla daha yüksek performans sunar. Ancak kalkışta harici bir hızlandırıcıya ihtiyaç duyar ve düşük hızlarda çalışamaz.
TÜRKİYE’DE RAMJET VE SCRAMJET ÇALIŞMALARI
Türkiye’de ramjet ve scramjet tabanlı sistemler üzerine uzun süredir çok yönlü çalışmalar yürütülüyor. TÜBİTAK SAGE, sıvı yakıtlı ramjetler ve hipersonik hız rejimi için scramjet motorları üzerinde Ar-Ge projeleri sürdürüyor. Gökhan ve Gökhan-ER BVR füzeleri ile süpersonik ramjetli gemisavar füze programları, SAGE ve Roketsan iş birliğiyle geliştiriliyor. Roketsan ayrıca katı yakıtlı ramjet teknolojisiyle Gökbora BVR ve Akbaba anti-radyasyon füzelerinde önemli ilerlemeler kaydediyor.
DeltaV Uzay ise daha büyük boyutlu hava solumalı motorlar üzerinde yoğun çalışmalarını sürdürüyor. Şirketin test görüntüleri, Türkiye’de ramjet tabanlı füze projelerine yönelik ilginin yeniden artmasına yol açtı ve prototipin form olarak Lockheed Martin MAKO konseptine benzerliği dikkat çekti.
Türkiye’nin yerli ramjet motorunu havada başarıyla ateşlemesi, savunma ve havacılık alanında stratejik bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor. Hem sesüstü hızlar için yüksek verimli itki teknolojilerinin yerlileştirilmesi hem de ulusal bağımsızlık hedefleri açısından kritik bir adım olarak kaydedilen bu gelişme, önümüzdeki yıllarda Türkiye’nin hava ve füze sistemleri alanında daha iddialı projelere imza atacağının göstergesi olarak öne çıkıyor.
Kaynak: Savunmahattı