Ceylan Köseoğlu
Üretimin tozunu ve kokusunu yutan sanayiciler, disiplin ve ilham ile bütünleşen atölyelerinde ebedi olarak keşfin peşinden giderler. Nasırlaşmış ellerle hayallerin somut bir objeye dönüşmesine aracılık eden üretim serüveni, memleketin geleceğini aydınlatan bir yol gibidir. Türkiye’nin üreten gücüne güç katan sanayicilerine vizörden baktığımız Nasıl Başardı? serimizde Sanayi TV ekibinden Muhabir Ceylan Köseoğlu ve Görüntü Yönetmeni Mustafa Ayabakan bu hafta, Çanakkale OSB’de yer alan Nüve Plastik Yönetim Kurulu Üyesi Melih Ateşcan’ı konuk etti. İlk parasıyla kendisine bir saat alan Melih Ateşcan, en özel anlarını Sanayi TV ile paylaştı.

“İLK MAAŞIMLA SAAT ALDIM”
1985 yılında Kadıköy’de dünyaya gelen Melih Ateşcan’ın sanayi ile serüveni aslında çok küçük yaşlarda başladı. Deyim yerindeyse sanayinin içine doğmuş da diyebiliriz. 5-6 yaşlarından itibaren hafta sonları arkadaşlarıyla oyun oynamak yerine babasıyla sanayiye gitmeyi tercih etti. Çalıştığı günün harçlığı olarak tost ve gazozla ödüllendirildiğini aktaran Ateşcan, “Ben, beş altı yaşlarından itibaren fabrikaya gelmeye başladım. Babamın kendi işiydi ama bana burada en alttan başlayacaksın her zorluğu göreceksin demişti.

Hafta içi okul, hafta sonu babamla işe geliyordum. Babam beni zorla götürmezdi ben de onunla erkenden kalkıp giderdim. Aslında o zamanlarda oranın kokusu içime işlemişti. Orada olmak bana çok iyi geliyordu hatta hiç unutamıyorum ne tadını ne de kokusunu. Babam çalıştığım gün için ödül olarak bana tost ve gazoz alırdı. O günden itibaren tost ve gazozun benim hayatımda çok farklı bir yeri oldu. Çünkü onları ben çalışarak kazanmıştım” dedi.

Üretimin mutfağından gelen Melih Ateşcan, eğitimini de bu sektör üzerinde devam ettirdi. Bir defa içine işlenen plastik kokusu, sanayi bacalarının dumanı ister istemez kendisini bu alana yöneltti. Çocuk yaşta küçücük bedeni ve elleriyle babasının yanında plastik sanayiide ter döken Melih Ateşcan, “İlk paramla fiyatı bir maaşım kadar olan bir saat almıştım kendime. Plazada masa başında çalışma bana iyi gelmedi. İçimde hep sanayi kokusu olduğu için gittiğim yerlerde de hep onu aradım. Hal böyle olunca da kendi işimizin başına geldim kendimi buraya kanalize ettim” sözlerine yer verdi.

“HAYALLERE ORTAK OLDUK”
Tamamen müşteri isteğine göre işleyişe devam ettiklerine değinen Ateşcan, “Nüve Plastik olarak tek bir sektöre değil çeşitli sektörlere hizmet veriyoruz. İnşaattan tutun da market ve endüstriyel soğutmalara hatta reklam profillerine kadar birçok alanda başarılı bir şekilde faaliyetlerimize devam ediyoruz. Bizim kendi kalıplarımız var aynı zamanda hammaddeyi de kendimiz yaptığımız için müşterinin isteğine göre ilerliyoruz.

Müşteri aklındakinin söylüyor ona göre dizaynını ve çizimlerini yapıyoruz ardından üretim kısmına geçiyoruz. Aslında biz burada insanlara hayalini elde tutma imkânı sağlamış oluyoruz” cümlelerini kullandı.