Karbon Nötr Anlaşması Otomotiv İhracatını Vurabilir

Avrupa ülkelerinin “karbon nötr” kapsamında araç üretimi anlaşmasının Türkiye otomotiv ihracatına yansıması bekleniyor.

Almanya’nın e-yakıt önerisini kabul eden Avrupa Birliği, 2035 itibarıyla karbon nötr olmayan araçların satışını yasaklamak konusunda anlaştı. Buna göre, anılan tarihten itibaren içten yanmalı motorlara sahip araçlar yalnızca karbon nötr yakıtlarla doldurulabilmeleri durumunda yeni olarak kaydedilecek.

TAYSAD Başkanı Albert Saydam, AB’nin bu kararının Türkiye otomotiv sektörüne etkilerinin kaçınılmaz olduğunu belirterek, “Bu etkinin olumlu ya da olumsuz olması bizim yapacaklarımıza bağlı” dedi.

2035’ten İtibaren İçten Yanmalı Otomobil Satışı Yapılmayacak

Avrupa Parlamentosu (AP) Genel Kurulu’nda geçen ay kabul edilen ve yürürlüğe girmesi için AB üyesi ülkeler tarafından resmen onaylanması gereken düzenleme, 2035’ten itibaren satılacak yeni otomobil ve hafif ticari araçların sıfır emisyonlu olması gerekiyor. Böylece, AB ülkelerinde söz konusu tarihten itibaren benzinli ve dizel gibi içten yanmalı motora sahip yeni otomobil satışı yapılmayacak.

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkan Yardımcısı Frans Timmermans, otomobillere yeni karbon standartları getirecek düzenlemenin en kısa sürede kabul edilmesi için çalışacaklarını belirterek, Komisyonun gerekli yasal süreçleri tamamlayacağını kaydetti.

Alınan kararı değerlendiren Taşıt Araçları Tedarik Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Albert Saydam, “Biz 24 saati planlarken Avrupa’nın 12 yıl sonrasını planlamasını manidar buluyorum. Türkiye bugünü kurtarmaya çalışırken, AB ülkeleri 2035 konusunda pazarlık yapıyor. Bu konuda bizim de acil adımlar atmamız gerekiyor. Eğer Avrupa Birliği’nin bu son kararına uygun araçlar üretmezsek, ‘AB’nin en fazla araç ithalatı yaptığı ülke’ unvanımızı kaybedeceğiz” dedi.

“E-Yakıt Pahalı Ama Daha Çevreci”

Saydam ayrıca, Almanya’nın önerdiği e-yakıt (e-fuel) çözümünün elektrikli araçlara göre daha çevreci olduğunu belirterek, “Şu anda e-yakıtlı araç elektrikli araca göre 4 misli daha maliyetli. Ancak, bu maliyetler yapılacak çalışmalarla zamanla düşebilir. Üretim adetleri arttıkça elektrikli araçların bazı hammaddelerinde ve bazı komponentlerde tedarik sıkıntısı başlayabilir. Dolayısıyla sadece elektrikliler yolunda gidilmemesi lazım. Almanya da bu sebeple e-yakıt konusunda da yatırımlar, araştırmalar ve tercihlerin önceliklendirlmesi konusunda bastırdı” dedi.

“Türkiye 2023’te Gerileyebilir”

Albert Saydam, küresel araç üretiminin hızlandığını, Türkiye’de ise 2023 tablosunun pozitif olmadığını söyledi. Saydam, “Türkiye, 2022’yi üretimde dünyada 13’üncü, satışta da 18’inci olarak kapatmıştı. Uluslararası raporlara göre, 2023’te Türkiye, bir sıra gerileyebilir. Önümüzdeki ülkeler Kanada, Endonezya, Fransa ve İspanya. Bunun şu andaki karşılığı 2,3 milyon adetlik araç üretimidir. 2017’de 1,7 milyonu yakalamıştık, bu yıl ise üretimimiz 1,3 milyon adetin gerisinde kalacak gibi görünüyor” açıklamasında bulundu.