Makine Sektöründe Yatırım Ve İhracat Uçtu

Yeşil Mutabakat, sürdürülebilirlik ve yapay zeka gibi konuların konuşulduğu Avrupa Takım Tezgahları Birliği (CECİMO) Genel Kurulu gerçekleştirildi.
Makine Sektöründe Yatırım Ve İhracat Uçtu

Makine Sektöründe Yatırım Ve İhracat Uçtu: Türkiye’den sadece Makine İmalatçıları Birliği’nin (MİB) üyesi olduğu sektör derneklerinin oluşturduğu Avrupa Takım Tezgahları Birliği (CECİMO) Genel Kurulu, Antalya’da düzenlendi.

Avrupa Komisyonu tarafından yasa, mevzuat ve yönetmeliklerin çıkarılmasında etkili olan Kurul, MİB ev sahipliğinde Avrupa’nın önde gelen en büyük makine üretici firma CEO’ları ve yöneticileri ile dernek yöneticilerinden oluşan 65’i yabancı 80 kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. Ekonomi Gazetesi’nin haberine göre; dijitalleşme, yeşil mutabakat, sürdürülebilirlik, yapay zeka, ikiz dönüşüm ve otomasyon konularının konuşulduğu toplantıda, dünyadaki sektörün durumu, rekabet gücünün korunması ve geliştirilmesi gibi konular da masaya yatırıldı.

En Büyük Üçüncü Sanayi

Türk makine sektörü hakkında bilgi veren MİB Başkanı Emre Gencer, makine sanayisinin 255 bin kişilik işgücü ile pazar büyüklüğü bakımından üçüncü büyük imalat sanayi olduğunu belirtti.

Türkiye ekonomisi son üç yılda yıllık ortalama yüzde 6,3 büyüyerek, OECD ülkeleri arasında açık ara en yüksek büyümeyi yakaladı. Makine yatırımları yıllık ortalaması ise yüzde 18 büyüme oranı ile katkı sağladı. Büyümeye bir diğer güçlü katkının da ihracattan geldiğini ifade eden Gencer, “Türkiye’nin makine ihracatı bu dönemde yılda ortalama yüzde 10 büyüyerek, 2022’de 25,5 milyar dolara ulaştı. İthalatımız da bu dönemde benzer oranda artarak, geçen yıl 35 milyar dolara ulaştı. Makine ihracatımızın yüzde 50’den fazlası AB’ye gidiyor. Takım tezgahları ve ilgili diğer imalat teknolojileri sektöründe ise ihracatın 2022 yılında 1,2 milyar dolar olarak gerçekleşti” dedi.

Dış Ticaret Hacmini Avrupa Birliği Sırtlıyor

Tüm bu ticaret rakamlarının, makine dış ticaretinde AB ülkelerinin hâkimiyetine işaret eden Gencer, şu açıklamada bulundu;

“Bu durum, Türkiye ile AB arasında kurulan Gümrük Birliği’nin sağladığı elverişli koşullardan kaynaklanmaktadır. Kuruluşumuzdan bu yana dış ticaret hacmimizin yarısından fazlasını AB ülkeleri ile gerçekleştirmekteyiz. Bu açıdan elbette sevindirici bir gelişme. Bununla birlikte, bu pazar yapısının olumsuz yönleri de var. Yani pazar çeşitlendirmesinin eksikliğinden kaynaklanan riskler. Daha somut ifade etmek gerekirse, Türk makine sanayi olarak AB ülkelerindeki ekonomik yavaşlamanın olumsuz etkilerini bu yılın sonlarından itibaren hissetmeye başladık. Daha da önemlisi, mevcut Gümrük Birliği düzenlemelerinin akdi eksiklikleri, ikili ticaretimiz için giderek daha fazla zorluk yaratıyor. Bu nedenle mevcut Gümrük Birliği düzenlemelerinin modernize edilmesi gerektiğini her fırsatta tekrarlıyoruz. Bir diğer kritik konu da Avrupa Yeşil Anlaşması ve dijital tek pazar gündemi gibi kilit politika alanlarında Türkiye’nin AB müktesebatına uyumudur.’’