Haber: Helin AYGÜN
Medeniyetler beşiği İstanbul, 8 bin 500 yıllık tarihinde sanayi ve üretim merkezi olarak önemli roller üstlenirken; 200 yıllık sanayi tecrübesiyle bugün Türkiye ekonomisinin amiral gemisi konumunda. Kentteki ilk sanayi hareketleri Haliç’te Feshane ve tersane bölgesi, Beykoz’da kâğıt fabrikası ve Bakırköy’de demir ve basma fabrikaları çevresinde başlarken; günümüzde 8 OSB’de yaklaşık 35 bin firma ve buralarda istihdam edilen yaklaşık 400 bin kişi ülke ekonomisini sırtlıyor. İstanbul’da toplam 8 bin 405 hektar olan sanayi alanının 2 bin 132 hektarını OSB’ler, 548 hektarını da sanayi siteleri oluşturuyor.
JEOSTRATEJİK KONUM
İstanbul Sanayi Odası (İSO) İlk ve İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu 2020 listesinde toplam 299 firmasıyla yer alan kent, toplanan vergilerin yüzde 40’ını tek başına sağlıyor. Sanayi işletmeleri arasında giyim eşyaları üreten firmalar ilk sırayı alırken, onu makine, aksam ve metal eşya sanayi, kimyasal ürünler ile plastik ve kauçuk ürünleri sanayi firmaları izliyor. Avrupa, Orta Doğu, Kafkaslar, Orta Asya ve Kuzey Afrika’nın merkezinde önemli bir jeostratejik konuma sahip olan İstanbul; dinamik yapısı, ham madde temin kolaylığı, geniş pazarlama ağı, güçlü sanayi altyapısı ile firmalara rekabet kolaylığı sağlıyor.
YENİLİKÇİLİK ÜSSÜ
İstanbul’da iş gücüne katılma oranı yüzde 58, istihdam oranı ise yüzde 49 olarak belirlenirken; kentin ihracattaki payı yüzde 51,ithalattaki payı ise yüzde 55 olarak gerçekleşiyor. Türkiye’nin en önemli teknoloji ve AR-GE gücüne sahip illerinden biri olan İstanbul’da 12 teknoloji geliştirme bölgesi, 407 AR-GE ve 146 tasarım merkezi bulunuyor. İstanbul yenilikçi teknoloji üretiminde liderliğini korurken, ülke genelinde yapılan faydalı model, marka, patent ve tasarım başvurularının yaklaşık yarısı kentte faaliyet gösteren firmalarca yapılıyor.