Türkiye’nin savunma sanayii alanındaki milli gücü, envanterine kritik bir başarı daha ekledi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TÜBİTAK SAGE tarafından geliştirilen yerli seyir füzesi SOM-J‘nin atış testinin başarıyla sonuçlandığını duyurdu. Zorlu manevra ve satha çok yakın uçuş gibi ileri mühendislik kabiliyetlerini sergileyen SOM-J, ülkenin tam bağımsız ve lider Türkiye hedefine giden yolda önemli bir kilometre taşı oldu.
SOM-J ATIŞ TESTİYLE GÜVEN TAZELEDİ
Türkiye’nin milli savunma sanayii alanındaki atılımları hız kesmeden devam ediyor. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, yerli ve milli imkanlarla TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (TÜBİTAK SAGE) tarafından geliştirilen SOM-J seyir füzesinin son atış testini başarıyla tamamladığını bildirdi.
Bakan Kacır, konuya ilişkin X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, milli seyir füzesi SOM-J’nin ulaştığı ileri mühendislik seviyesinin altını çizdi.
ZORLU MANEVLARDA YÜKSEK PERFORMANS
Bakan Kacır, paylaşımında atış testinin detaylarına değinerek, SOM-J’nin sahip olduğu üstün yetenekleri vurguladı. Füzenin, özellikle savunma ve radar sistemlerinden kaçınmaya yönelik geliştirilen zorlayıcı manevra kabiliyetleri ve “satha çok yakın uçuş” yeteneği testte tam not aldı. Kacır, bu yeteneklerin füzenin kendini kanıtladığını gösterdiğini belirtti.
SU ÜSTÜ HEDEFE TAM ANGAJMAN VE KONTROL EDİLEBİLİRLİK
SOM-J’nin öne çıkan teknik özelliklerine de dikkat çeken Bakan Kacır, füzenin “satha çok yakın uçuş”, “atış sonrası kontrol edilebilme” ve “su üstü hedefe karşı tam angajman” gibi kritik yeteneklerinin başarıyla sergilendiğini kaydetti.
Kacır, Türkiye’nin tam bağımsız ve lider ülke hedefine giden yolda bu tür milli projelerin önemini vurgulayarak, “Gökyüzüne başarıyla attığımız her imza, yarının tam bağımsız ve lider Türkiyesi’ne giden bir yol. Emeği geçen tüm paydaşlarımızı tebrik ediyorum,” ifadeleriyle emeği geçenlere teşekkür etti.
Milli seyir füzesi SOM-J, sahip olduğu düşük radar görünürlüğü ve yüksek hassasiyetli güdüm sistemleriyle Türk Silahlı Kuvvetleri’nin stratejik hedeflere karşı caydırıcılığını ve taarruz gücünü artıracak kritik bir unsur olarak değerlendiriliyor.
Kaynak: Haber Merkezi