Şubat 2024’te duyurulan Kiev bölgesindeki drone üretim tesisi, Ukrayna savunma sanayisi için önemli bir dönüm noktasıdır. Baykar, bu tesisin yılda 120’ye kadar drone üretim kapasitesiyle Avrupa’da önemli bir üretim merkezi olmasını hedefliyor. Bunu başarmak için Baykar, fiziksel inşaat tamamlandıktan sonra önümüzdeki aylarda gerekli ekipmanı kurmayı ve operasyonel bir yapı kurmayı planlıyor. Haluk Bayraktar, yeni tesisin yaklaşık 500 iş yaratabileceğini ve bölgede önemli istihdam fırsatları sunabileceğini belirtti.
PROJE KESİNTİSİZ İLERLİYOR
Büyük çaplı bir çatışmanın ortasında bu girişimin riskleri sorulduğunda, Bayraktar projenin kesintisiz ilerlediğine ve hiçbir engelin tamamlanmasını rayından çıkarmayacağına güvendiğini ifade etti. Bu kararlılık, Baykar’ın savunma ve güvenlikte Ukrayna ile stratejik ortaklığını ilerletme konusundaki kararlılığını vurguluyor. Ukrayna’da üretilecek belirli drone modeli henüz doğrulanmadı, ancak iki seçenek değerlendiriliyor: Birden fazla operasyonda test edilmiş bir savaş drone’u olan Bayraktar TB2 veya daha yeni Bayraktar TB3. TB3, TB2’ye göre daha büyük boyutlar ve katlanabilir kanatlar gibi birkaç önemli iyileştirme sunuyor ve bu da onu uçak gemilerinde veya evrensel iniş gemilerinde konuşlandırmaya uygun hale getiriyor.
UKRAYNA’NIN UMUDU BAYRAKTAR TB2
Ukrayna şu anda Rusya ile çatışma başladığından beri kullanımda olan Baykar İHA’larını, özellikle Bayraktar TB2’leri kullanıyor. Ukrayna’nın elindeki Bayraktar İHA’larının tam sayısı resmi olarak doğrulanmasa da, Ukrayna’nın başlangıçta birkaç düzine TB2 aldığı ve Türkiye’nin ikili savunma anlaşmaları aracılığıyla birden fazla ünite tedarik ettiği tahmin ediliyor. Bayraktar TB2 dronlarının Ukrayna’daki erken başarılarına rağmen, Rus hava savunmaları tarafından giderek daha fazla sınırlanıyor. Orta irtifada ve orta hızda çalışmak üzere tasarlanan TB2 dronları, Pantsir-S1, Tor-M2 ve Buk-M2 gibi gelişmiş Rus hava savunma sistemlerine karşı savunmasızdır. Bu sistemler, Rusya’nın elektronik harp yetenekleriyle birleştiğinde, dron müdahalesine veya sinyal bozulmasına izin vererek operasyonel ömürlerini ve etkinliklerini önemli ölçüde azaltır. Sonuç olarak, TB2’ler artık öncelikle uzun menzilli keşif gibi hesaplanmış riskli görevlerde konuşlandırılırken, saldırgan rolleri daha gizli keşif dronlarına ve düşman karşı önlemlerine daha az duyarlı uzun menzilli saldırı sistemlerine doğru kaymıştır.
Kaynak: Army Recognition