İş birliği protokolü imza töreni, Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ), Marmara Üniversitesi ve İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa (İÜC) rektörlerinin katılımı ile Yıldız Teknik Üniversitesi Davutpaşa Kampüsü Otağ-ı Hümayun’da düzenlendi.
İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa (İÜC) Rektörü Prof. Dr. Nuri Aydın, akademisyenlerin birlikte çalışma kültürüne yatkın olduğunu ifade ederek “Birlikte çalışmanın bazı kuralları zorladığını da görüyoruz. Bunu aşmak için geçmiş dönem içerisinde üç üniversite akademisyenlerimizi bir araya getiren çalıştaylar organize ettik. Bu çalıştaylar bize gösterdi ki potansiyelimizi birlikte çalışarak daha iyi noktalara yükseltebiliriz” dedi.
Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kurt, SABİOTEK’in kurulma aşamasında gösterdikleri irade ve kararlılık için YTÜ ve İÜC rektörlerine teşekkür ederek, “Ülkemiz, Sağlık Bakanlığının çalışmaları ile sağlık alanında dünyada örnek gösterilecek çalışmalara imza atmakta. Koronavirüs döneminde de gördük ki çok önemli çalışmalarda TÜSEB öncülük etmişti. Ben, TÜSEB ile SABİOTEK Mükemmeliyet Merkezi ortaklığının meyvelerini çok yakın zamanda alacağımızı ümit ediyorum.” diye konuştu.
Ortak Sağlık Biyoteknolojisi Programı Fikri
Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Rektörü Prof. Dr. Tamer Yılmaz, merkezin kurulduğu günden bugüne bir araştırma ekosistemi var ettiğini belirterek, “Heyecanlıyım, buradan muhteşem çıktılar göreceğiz. Tabii ki bunun için devletimizin, bakanlığımızın ve TÜSEB’in bizimle beraber olması gücümüzü arttıracak” ifadelerini kullandı. İş birliğinin geliştirilerek üç üniversite arasında ortak lisans, yüksek lisans ve doktora programlarının açılabileceğini dile getiren Yılmaz, buradaki birikimin artık tüm dünya ekosistemine sunulması gerektiğini, dünyanın da bu bilgi birikimiyle tanışmaya ihtiyacı olduğunu söyledi.
Kırılmaya İhtiyaç Vardı
Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanı Prof. Dr. Erhan Akdoğan ise Türkiye’nin son yıllarda savunma teknolojileri alanındaki ivmesine değinerek, “Bu başarı bir iradenin ürünüydü. Sağlık bilim ve teknolojileri alanında da aynı irade gösterilmekteydi ama bir kırılmaya ihtiyaç vardı bu kırılmayı da pandeminin oluşturduğunu çok net şekilde söyleyebiliriz. Bu noktadan itibaren Sağlık Bakanlığı’nın ve özellikle TÜSEB’in çok önemli faaliyetlerde bulunduğunu pandemide gördük. Yerli tanı kiti, yerli aşımız TÜSEB’in destek, koordinasyon, yönlendirmesi ve kurmuş olduğu iş birliği modelleri ile beraber gerçekleştirildi” şeklinde konuştu. Akdoğan, akademisyenlerin ürettikleri prototipi ürüne dönüştürmede iş birliği modellerine ihtiyaç duyduğunu vurgulayarak, “Şehir hastaneleri içerisinde TÜSEB AR-GE ofislerini yapılandırıyoruz. Dolayısıyla hastanelerdeki hocalarımız, fikirleriyle oraya gelsinler. Biz onları SABİOTEK’le, mühendislerimizle buluşturalım çünkü problemin kaynağı sağlık profesyonelleri bilgisinde, onlar biliyorlar” açıklamasında bulundu.
Konuşmaların ardından iş birliği protokolünü imzaladı.