Yenilenebilir enerji, kömürü ilk kez geride bıraktı

Uluslararası enerji düşünce kuruluşu Ember’in Küresel Elektrik Sektörü Yarı Yıl Değerlendirmesi, elektrik üretiminde tarihi bir dönüm noktasına işaret ediyor. Küresel elektrik talebindeki büyüme, güneş ve rüzgar enerjisindeki rekor artışla karşılanırken, bu durum fosil yakıtlardan üretimin hafifçe düşmesini sağladı. Yenilenebilir enerji kaynakları, ilk kez küresel elektrik üretiminde kömürü geride bırakarak sektörde yeni bir dönemin kapılarını araladı.
Yenilenebilir enerji, kömürü ilk kez geride bıraktı Yenilenebilir enerji, kömürü ilk kez geride bıraktı

Uluslararası enerji düşünce kuruluşu Ember’in yayımladığı Küresel Elektrik Sektörü Yarı Yıl Değerlendirmesi, dünya enerji tarihinde bir ilke imza atıldığını ortaya koydu. Küresel elektrik talebi artarken, bu talebin tamamı güneş ve rüzgar enerjisi üretimindeki rekor artışla karşılanabildi; bu sayede yenilenebilir enerji kaynakları ilk kez kömürden daha fazla elektrik üreterek fosil yakıtların tahtını salladı. Rapor, Çin ve Hindistan’daki temiz enerji başarılarına karşın ABD ve AB’de fosil yakıt üretiminin yükseldiğini belirterek, küresel ölçekteki bu kritik dönüşümün başlangıcına dikkat çekiyor.

Ember’in yayımladığı rapora göre, dünyanın elektrik talebi bu yılın ilk yarısında yıllık bazda yüzde 2,6 oranında büyüdü. Bu büyümenin tamamı, güneş ve rüzgar enerjisinden gelen üretim artışıyla karşılandı ve hatta bu artış, toplam elektrik talebini aştı. Bu kritik gelişme sayesinde, küresel çapta fosil yakıtlardan elektrik üretiminde hafif bir gerileme kaydedildi.

Raporda yer alan verilere göre, yılın ilk yarısında küresel elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının toplam payı yüzde 34,2 olarak hesaplanırken, kömürün payı ise yüzde 33,1 seviyesinde kaldı. Yenilenebilir enerji kaynakları, 5 bin 72 teravatsaat elektrik üreterek, kömürden üretilen 4 bin 896 teravatsaati ilk kez geride bıraktı.

Küresel elektrik üretiminde yenilenebilir enerji kaynaklarının dağılımı şu şekilde gerçekleşti:

  • Rüzgar enerjisi: Yüzde 9,2
  • Güneş enerjisi: Yüzde 8,8
  • Hidroelektrik: Yüzde 13,9
  • Diğer yenilenebilirler: Yüzde 2,3

Fosil ve diğer enerji kaynaklarının üretimdeki payları ise; gazın yüzde 20,7 ve nükleer enerjinin yüzde 9,1 olduğu belirlendi. Kömürün küresel elektrik üretimindeki payı, yıllık bazda yüzde 0,6, gazın payı ise yüzde 0,2 geriledi. Bu düşüş, elektrik sektöründen kaynaklanan emisyonların da yüzde 0,2 azalmasını sağladı.

Dünyanın en büyük ekonomileri olan Çin, ABD, Hindistan ve Avrupa Birliği (AB), küresel elektrik üretim dengelerini belirlemeye devam etti. Çin ve Hindistan, bu dönemde fosil yakıtlardan üretimlerini azaltırken, temiz enerji kaynaklarından üretimlerini artırdı. Çin, küresel temiz enerji lideri konumunu korurken, Hindistan’da yenilenebilir enerji, elektrik talebindeki artışı tek başına karşıladı.

Ancak, bu iki ülkenin aksine, ABD ve AB’de fosil yakıtlardan elektrik üretiminde yükseliş gözlendi.

Ember Kıdemli Elektrik Analisti Małgorzata Wiatros-Motyka, analize ilişkin değerlendirmesinde, elektrik üretiminde “kritik bir dönüm noktasının ilk işaretlerinin” görüldüğüne dikkat çekti. Wiatros-Motyka, “Güneş ve rüzgar, dünyanın elektrik üretim talebini karşılayabilecek kadar hızlı büyüyor. Bu durum, temiz enerjinin elektrik talep artışına ayak uydurmaya başladığı bir dönüşümün başlangıcına işaret ediyor,” ifadelerini kullandı. Rapor, küresel çapta yenilenebilir enerjinin talep büyümesiyle doğru orantılı ilerlediğini gösterse de, ülke bazındaki ilerlemelerin büyük farklılıklar gösterdiğini vurguluyor.

Kaynak: Haber Merkezi

Yorum Yap

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

eighteen + 15 =